Saliha Demir’in yeni kitabıyla kar kürelerinin bekleme salonuna bir güzel yerleşeceğiz. Merve Ergenoğlu’nun kalplere dokunan çizimleri sayesinde bunu yapmamız epey kolay olacak. O yuvarlak, minicik dünyaların eşliğinde ışıltılara bulanacağız. Yeni kabuklarına, yeni hayatlara kavuşanların öyküsüne tanık olurken dostluk, çaba ve umut da bizim kar küremize dolacak. Ona özenle bakmayı unutmayalım, tıpkı Salyangoz’un yaptığı gibi. Hep parlasın, dost elleriyle sarmalansın… *** Şimdi yeni kabuklar bulma vakti… Tersyüz, bir kar küresinin içinde yaşıyor. Kar küreleriyle dolu bir depoda. Nasıl ışıltılı, nasıl eğlenceli bir yer olduğunu siz düşünün! Hepsi görevlinin gelip onları seçmesini bekliyor, böylece mağazada sergilenebilecekler. Tersyüz’ün arkadaşı Salyangoz, güzel dostluğu ve tüm desteğiyle hep yanında. Camı ışıl ışıl olsun da seçilsin diye, Tersyüz’ün küresini her gün özenle parlatıyor. Sonunda o gün geldiğinde ise… Tema: Kim olduğumuz Kavramlar ve Anahtar Sözcükler: Farklılıklar, arkadaşlık, DUYGULAR, umut, olumlu düşünme, ERDEMLER, sorun çözme Tutum ve Değerler: Güven, dostluk, empati, yaratıcılık, sevgi, yardımseverlik Profil Öğeleri: Duyarlı, riski göze alan Kitaptan Yılbaşı öncesi bir kar küresinin içinde olmak harikaydı. Toplandıkları depoda hiç ama hiç sıkılmadılar. Anlatacak öykü çoktu. Gülecek şey de… Ama mağazanın açıldığı saatlere doğru bir yarış başlar, sohbetler kesilirdi. Küçük gemi Tersyüz, kar küresinin camındaki gıcırtıya aldırmamaya çalışarak bekledi. Hızlı eller arkadaşlarını parıl parıl parlayan gövdelerinden tutuyor, sepete dolduruyordu. Toplanan kar küreleri kapının ardındaki mağazada sergileniyordu. Seçim zamanı geldiğinde Tersyüz heyecanla cama yapışır, görevliler tarafından alınmayı beklerdi. Gıcırtı uzmanı arkadaşı Salyangoz, Tersyüz parlasın diye saatlerce camını temizlerdi. “Gıcırt, göcürt, gucurt, gücürt…” Deponun kapısı kapandığında kürelerden homurtular yükselir, azalan ışıkta yaydıkları ışıltı göz kamaştırırdı. Cam gövdeleri parlak ve tombuldu. Orada balıklar gibi yüzen pullar, ışık oyunları yapardı. Deponun yıldızı dansçı Prenses, fırfırlı eteğini savurur ve etrafında uçuşan pulları neşelendirirdi. O, harika bir kar küresiydi. Başka bir kar küresinde neşeli Kardan Adam, diğerinde Oyuncak Ayı’yla yavruları ve tüm o eğlenceli kar küreleri… *** Market görevlisi, küreyi bir kutuya koyup heyecandan yerinde duramayan yeni sahibine verdi. Kocaman gözlüklü çocuk, Tersyüz’e çok sevimli gelmişti. Şapkasında büyük harflerle MİÇO yazıyordu. Ona artık Miço diyecekti. Tersyüz, “İkimiz de dünyaya bir camın arkasından bakıyoruz. Bu çok güzel” diye mırıldandı. Eve geldiklerinde Miço sabırsızlıkla kutuyu açtı ve Tersyüz’ü uzun uzun seyretti. Tersyüz de Miçosunu. Babası, “Uyku zamanı küçük denizci!” diye seslenince Miço küreyi kitaplarının yanına yerleştirdi ve odadan ayrıldı. Salyangoz için iyi bir fırsat doğmuştu. “Bekle beni dostum” dedi. “Kendime bir kabuk bulacağım.” Yavaş ve yapış yapış hareketlerle kapının altından çıktı ve gitti. Onun gidişini seyreden Tersyüz huzurlu bir uykuya daldı.
Tanıtım Metni
Kitap Boyutu
15,00 x 21,50 cm